Neye şaşırmış? Afganistan'ın işgaline sebep olan soğuk savaşa mı? Yeşil kuşak projesine mi? Pakistan'da yetiştirilen köktenci Taliban'ın Afganistan'a Amerika eli ile yerleştirilmesine mi? Neye şaşırmış. ABD nin Ukrayna'nın madenlerinin 50% sine çökmesine mi? Irak'ta 10 milyon insanın katledilmesine mi? Neye şaşırmış? Bu sadece timsah göz yaşlarının Hollywood eli ile pazarlanması başkaca en ufak anlam yüklemeyin. Kanada, Meksika ve Grönland öncesi aaaa bakın Afganistan oranın ..... koduk ayıp mı ettik acaba diye teldeki kuş kafası.
Özgürlükler primat gurubunda asgari müşterektir. Doğa da bulunan diğer primatlara da bakarsak aynı durum söz konusu bunun sebebi biz lokalizasyon bağımlısı canlılarız, belli bir yere yerleşmeden hayatta kalma şansımız yok. Mesele bir humbolt kalamarı gibi 1200 metre derine dalamıyoruz. Veya bir mavi balina gibi atlas okyanusunun bir ucundan başlayıp, büyük okyanusu geçip, 90 bin km gibi devasa bir mesafeyi yüzüp başladığımız yere gelemiyoruz. Mutlaka sabit yerleşik olmamız gerekli. Bu da yaşamın devamı için bizi asgari müştereklerde uzlaşmak zorunda bırakıyor. Bu doğal süreci yerine getirirken, asgari müşterikleri dahi bozmaya kalktığımız da ise o zaman Afganistan Taliban, Nijerya Boko Haram, Olof Palme cinayeti, Abdi İpekçi cinayeti, Uğur Mumcu cinayeti, Jonestown Katliamı, Heaven’s Gate toplu intihar vakası gibi olağan dışı olayları yaşamaya başlıyoruz. Asgari müştereklerin sağlanması için çok basit iki kural gerekli, hoşgörü ve benim özgürlüğüm senin özgürlüğünün başladığı yerde biter empatisi. Bunu başarabilen toplumlar mutlu, başaramayan toplumlar mutsuz.
Umarım biz Türkiye olarak başarabilen toplumlar arasında kalmaya devam ederiz.
Özgürlükler primat gurubunda asgari müşterektir. Doğa da bulunan diğer primatlara da bakarsak aynı durum söz konusu bunun sebebi biz lokalizasyon bağımlısı canlılarız, belli bir yere yerleşmeden hayatta kalma şansımız yok. Mesele bir humbolt kalamarı gibi 1200 metre derine dalamıyoruz. Veya bir mavi balina gibi atlas okyanusunun bir ucundan başlayıp, büyük okyanusu geçip, 90 bin km gibi devasa bir mesafeyi yüzüp başladığımız yere gelemiyoruz. Mutlaka sabit yerleşik olmamız gerekli. Bu da yaşamın devamı için bizi asgari müştereklerde uzlaşmak zorunda bırakıyor. Bu doğal süreci yerine getirirken, asgari müşterikleri dahi bozmaya kalktığımız da ise o zaman Afganistan Taliban, Nijerya Boko Haram, Olof Palme cinayeti, Abdi İpekçi cinayeti, Uğur Mumcu cinayeti, Jonestown Katliamı, Heaven’s Gate toplu intihar vakası gibi olağan dışı olayları yaşamaya başlıyoruz. Asgari müştereklerin sağlanması için çok basit iki kural gerekli, hoşgörü ve benim özgürlüğüm senin özgürlüğünün başladığı yerde biter empatisi. Bunu başarabilen toplumlar mutlu, başaramayan toplumlar mutsuz.
Umarım biz Türkiye olarak başarabilen toplumlar arasında kalmaya devam ederiz.